Sizlerle değişik vesilelerle bir araya gelme, görüşme ve yazışmalarla tanıma ve tanışma yolları aramaktayız.İşte bunlardan bir tanesi de periyodik olarak çıkarmayı düşündüğümüz AKSUVİTAL WORLD bülten aracılığı ile buluşmaktır.
Kuruluşumuzdan bu yana kendimize bir dava edindik ve buna `hikayemiz` dedik. 20 yılını dolduran bu yolculukta: `küçük bir alem olan` insanı yirminci yüzyılın medeniyet algısıolan sanayileşme ve bunun sonucu olan kirlenme ve insansızlaşmaya karşı kendi rolünüüstlenmek ve insanlığa koruyucu hekimlik adına katkıda bulunmaktır. Ne anlama geldiğini ve nasıl bir zor iş/sevda olduğunu bildiğimiz bu yolculukta sizleri de yanımızda hissetmek ve birlikte başarmak istedik.Belki kendimizi anlatıyor göründüğümüz bu bültenle aslında biz sizleri/bizleri anlatmış olacağız.Sizlerin adına yazacağız.Gerekli ilgiyi gördüğünde ise, malumunuz `marifet iltifata tabidir` daha fazla sayfa ve daha sık sayılarla birlikte olacağız.
Hekimlerin `insan-ı natıka` dedikleri (konuşan hayvan)ı insan/adem,adam yapan şey kısaca kültürü olduğu kadar YEDİĞİİÇTİĞİŞEYLER dir de. Belki de ontoloji bilimciler çevre/kült etkileşimine yediklerimizi de eklemeliler diye düşünüyorum.Yediklerimizin basit anlamda ete kemiğe büründüğünü söyleyecek sıradanlığın çok ötesindeyiz artık.Zira insan yediklerinin hasılatıdır.
Modernitenin nasıl bir ruhsuz ve acımasız nesil yetiştirdiğini dert edinenler yeni nesli neyle beslediklerine dikkat etmeliler. Bir nesli sadece tat ve kazanç odaklı, içerisinde onlarca ehilleştirilmiş zehirin bulunduğu gıdaları yedirerek kanserden, vs. türedi hastalıklardan değil bir o kadar ruhunu/insanlığını yedirdikleriyle tükettiler. Sonunda eserinden şikayet ederler.
Ziraat Müh. Yunus AKSU Aksuvital Yön.Kur.Bşk.